Hayal gücümüzün ve maneviyatımızın iç içe yaşadığı beynimizin sağ lobuna inançlarımızla bu kadar hasar vermeseydik bile yine de evrenin yapısını kavramamız olanaksız olacaktı. Başlangıcı bilinmeyen, sonu görünmeyen bir örgünün iç bölümlerinin olduğunu bilmek bir yana, canlıya hareket etme yetisi veren varlığının oluştuğu bir yerin hayâli bile imkansızken, bu varlıkların ölümden sonra oluştukları yere geri dönmesi ve farklı bir boyutta, bir okyanusta süzülen küçük balıklar misali gerçekliğini sürdürmesi inanılmaz.
Bu bölge iyi ya da kötü olanların zamanla seçilerek kendine uygun topluluğa girmesi ile dengesini sağlıyor. Bu denge, ara sıra iyi veya kötü tarafa ağırlığını verse de bu ihtimal her zaman söz konusu olmuş ve bir denge bozulma payı bırakılmış durumda. Burası, altevren... Varlık bütünlüğünün ve gerçekliğinin korunduğu, diğer evren katlarının en büyük dayanak noktası. Burada oluşabilecek bir sorun tüm evrendeki canlı yaşamını tehdit eder, ancak bu şimdiye kadar hiç olmamıştı.
Altevren, her zaman bilinen altı dengeleyicisi ile buradaki düzeni sağlamakla meşguldü. Bunlar, iyilerden Kalya, Soli ve Nekra, kötülerden ise Saylo, Torkan ve Aby’ydi. Bu dengeleyicilerin görevi sadece alt evreni düzenlemek değil aynı zamanda yeni doğan canlılara iyi veya kötü özelliğini vermekti. Aralarında hiçbir şekilde güç dengesi olmayan bu dengeleyicilerin içinde birinin yaptığı küçük bir hesaplama hatası bir gün onlara çok pahalıya patlayacak, ilk defa altevren dengesi bozulmaya başlayacaktı. Bu hatayı yapan Tork, kötü bir ırka gereken özelliklerini verirken biraz aşırıya kaçınca ortalık karışmıştı. Evrenin üst kısmında yaşayan Torklar bu özellikleri alan ırktı. Kendi sınırları olan ve sadece güçlü kalmak için diğer ırklara saldıran sıradan canlılar olmaları gerekirken, üst düzey zekâsı olan, aynı zamanda keçileri kaçırmış bir ırk olup çıkmışlardı.
İşgal ettikleri gezegenlerde yaşayanlara sırf zevk olsun diye işkence ve acı çektiren bu ırk, yakaladıkları hiçbir canlının huzurlu şekilde ölmesine izin vermemişti. Çok fazla yeri işgal edip çok aşırıya kaçtıklarında altevrende kötü varlıkların çok birikmesinden şüphelenen iyi dengeleyiciler bu canlılara karşı yarattıkları yeni ırklarla onları yok etmeyi başarabilmişlerdi ancak sorun bundan sonra başlamıştı. Huzursuz şekilde ölen milyonlarca canlı ve Torkların kötü varlıkları birleşip altevrenin kötü bölümünü ele geçirdiler. Böylece diğerlerini de kendilerine yem yapabileceklerdi, ancak iyi dengeleyiciler çok iyi bir savunma yapmışlar ve dengeyi sağlamayı başarmışlardı.
Gözü dönmüş kötülere bu yeterli gelmeyecekti. Bu yüzden kara delikleri oluşturup orta evrene geçmeyi başarmışlar ve Torkları fiziksel hale sokmuşlardı. Orta evrende onları durdurmak için oluşturulan mavi küreler ve birliklerine yenilen Torklar bunu hazmedememiş, altevrende ne kadar kötü ve huzursuz varlık varsa hepsini toplayıp bir kez daha orta evrene saldırmak için harekete geçerek kalan son güçleri ile bir kara delik daha oluşturup tanecikler halinde geçişlerini tamamlamışlardı.
Değerli Okuyucu;
Bu kitap serinin üçüncü kitabıdır. İlki 'Orta Evren Günlükleri', ikincisi 'Evrenin Anahtarı', dördüncüsü 'Evrenin İncisi', beşincisi 'Yok Oluşun Kıyısında' adlı kitaplardır. Bilgilerinize...
Yazarın Online Kimliği: https://linktr.ee/ceyhunozcelik
Yazarın Sosyal İletişim Kanalları:
Twitter: @ceyhunozcelikk
Instagram: @ceyhunozcelik.yazar
Facebook: @djceyhunozcelik
Web Sitesi: ortaevren.blogspot.com
YAZARIN TÜM KİTAPLARI
• Yazgı – Fantastik, Polisiye Olaylar Serisi
• Yıldızlara Seyahat – Zamanı Göstermek Hünerli Bir İştir
• Orta Evren Günlükleri – Ruh Tutucuların Yükselişi
• Orta Evren Günlükleri – Kristal Küre Birliği
• Orta Evren Günlükleri – Evrenin Anahtarı
• Orta Evren Günlükleri – Evrenini İncisi
• Orta Evren Günlükleri – Yok Oluşun Kıyısında
• Ümit Rıhtımı – Kaybolanlar
• Glütensiz Hayat – Tahıl Beyin Özeti
• Yalnızlıklarım – Salih Yıldız
• Bilmukabele Kalbim Kırıldı
• 100 Günde Beşer’i Alem
• Lanetliler Şafağı - Gerçeklerle Yüzleşme Zamanı