Güdük Minare
Description:... Damlalar kurak topraklara çare değil, kurumuş dudaklara ve dimağlara. Yine de bir umut, bir yaşam iksiri bazen.
Yazmak için “yaşamam” ve “düşüncelerimi” bulmam gerekiyordu. El attığım ne görüşler, fikirler vardı hep elimde kaldı, kurudu. Ne ağabeyler, üstatlar; ne öncüler tanıttılar bize bağlanın, izinden gidin diye. Ruhumu ve aklımı esir almak, müdanâ kılmak istediler. Tek seçeneğim vardı okumak, herkesi dinlemek. Gözlemek ve anlamaya çalışmak. Niçin herkes haklıydı da, bir ben başka mecrada akıyordum. Kökleri sorguluyor, yıllar içinde öğrendiklerimi her defasında gözden geçirerek yeniden öğreniyordum.
Öğrenmenin eti-kemiği kelime ve aynı zamanda handikabı… Kelime hazinemiz kadar bilgili, onlara atfettiğimiz anlam yükü kadar derin veya sığız. Bin fersahlık bir ufuk derinliğine ulaşmak için “hayat idamesi” savaşının dışına çıkmak gerekiyor.
Boşluğa ihtiyacımız var. Ekmek kavgası, çocuğun okulu, arabanın sigortası, doğal gaz faturası demeyeceğimiz. Bu kitap, başını dinlemek isteyen kişiler için denizin altında inşa ettiğim bir akvaryum. Rengarenk balıklar, midye kabukları ve su bitkilerinden oluşan bir seyir ortamı.
O balıklardan biri benim ve diğerleri, her birimiz.
Show description